İNME KADER DEĞİL ÖNLENEBİLİR BİR HASTALIKTIR
Hepimizin ortak dileği hayat konforumuzu kaybetmeden, sağlıklı ve uzun bir yaşam sürmek. Ancak yaşam koşullarımızı ve sağlığımızı ciddi anlamda tehdit eden unsurlar (beyin krizİ) inme dediğimiz sağlık sorununun görülme oranını artırıyor. İnme den korunmanın en önemli kuralları ise bilinçli olmak, inme belirtilerini iyi bilmek ve beyin krizi geçiren kişinin, özellikle ilk 3 ila 4 saatlik zaman diliminin hayati önem taşıdığını bilerek, en yakın hastaneye ulaşımını sağlamak, yada 112 yi arayarak beyin krizi geçiren kişinin durumunu sağlık ekiplerine bildirmektir. Toplumda birinci sakatlık nedeni olan inme, en sık görülen ancak aslında önlenebilir en önemli nörolojik hastalıktır.
Yazımızın devamında Sağlık Köşemizin bu haftaki konusu olan Beyin Krizi (İnme) hakkında Nöroloji A.B.D Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr.Muhammed Nur ÖGÜN bilgiler verdi.

Beyin krizi nedir? Nasıl gerçekleşir?
Beyin krizini(İnme)Beyin damarlarının ani olarak tıkanmasına yada kanamasına bağlı, ortaya çıkan ani fonksiyon kaybı olarak tanımlamaktayız.
Bu fonksiyon kaybı vücudun tek tarafında görülebilir, konuşma bozukluğu, baş dönmesi, çift görme şeklinde şikayet ve belirtiler gösteren bir tablosu vardır.
Risk faktörleri nelerdir?
Diyabet, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı ve genetik faktörler risk faktörü yüksek guruplardır.
İnme nasıl ortaya çıkar?
Beynimizi besleyen damarların ani olarak tıkanması ya da kılcal damarların kanamasıyla ortaya çıkan iskemik (beyin damar tıkanıklığı) veya hemorajik (beyin kanaması) formları vardır. En sık görülen % 80 - 90 oranında iskemik yani beyin damar tıkanıklığıdır.
Belirtileri nelerdir?
Ani gelişen, vücudun tek tarafında görülebilen, konuşma bozukluğu, baş dönmesi, çift görme veya yutma güçlüğü şeklinde gelişen şikayetler Beyin krizinin belirtileri arasındadır.
İnme nedenleri nelerdir?
Risk faktörleri olarak tanımladığımız diyabet, hipertansiyon, kolesterol yüksekliği, sigara kullanımı gibi faktörlerin, damar yapısının bozulmasına neden olan ya da atriyal fibrilasyon dediğimiz ritim bozukluğunun tetiklenmesine bağlı gelişir. Bu tanımladığımız iskemik inmedir. Hemorajik inme ise kanama sonrası gelişir ki burada hipertansiyon önemli bir risk faktörüdür. Ayrıca anevrizma kanamaları, doğumsal damar yumaklarının kanaması da kanamaya bağlı inmeyi oluşturur.
Teşhis tedavi süreci ve sonrasında dikkat edilmesi gerekenler?
Teşhis için öncelikle inmeyi tanımlamak önemli. Ani gelişen konuşma bozukluğu, tek taraf güçsüzlüğü ve yüzde kayma hastayı ve yakınlarını alarma geçirmelidir. Bu yakınmalarla başvuran hastalarda teşhis için en önemli tetkik Beyin BT ve Beyin MR incelenmelidir. Burada üstünde durulması gereken en önemli konu ZAMAN!
Çünkü eğer beyin damar tıkanıklığına erken dönemde müdehale edebilirseniz hastanın felcinin tam ya da tama yakın düzelme olasılığı mevcut. Özellikle ilk 4,5 saat içinde başvurmak çok önemli. İlk 90 dakika içinde başvuran hastaların tedaviye yanıt verme olasılığı çok daha yüksektir. Bu nedenle belirttiğimiz ani yakınmaları olan hastaların hızlıca bir hastaneye ulaştırılması gerekmektedir.
Sonrasında nelere dikkat edilmelidir.
Beyin felci(inme) geçiren hastaların tedavi sonrası takipleri çok önemli. Bir Nöroloji kliniği tarafından düzenli takip edilmeleri gerekmektedir.
Diyabet Hastalığı mevcut olanlarda, diyabetin kontrol altına alınması, hipertansiyonun ve kolesterol yüksekliğinin kontrol altına alınması çok önemli. Ve tabi ki kesinlikle sigarayı bırakmaları gerekmektedir. Bu amaçla sigara bırakma polikliniklerinden yardım alabilirler. Bir diğer önemli husus ise hastaların hiçbir zaman tedavilerini hekime danışmadan değiştirmemeleridir.
Bunun dışında spor yapılması, kilo fazlası olanların kilo vermesi ve sağlıklı beslenmesi önem arz eder.