21.YÜZYILIN EN ÖNEMLİ SAĞLIK SORUNU
Hastanemizin değerli doktorlarından Tıbbi Onkoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr.Ümmügül ÜYETÜRK 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası nedeniyle yaptığı açıklamada özellikle Kanser Hastalığının Dünya da ve Ülkemizde insanların ölüm nedenlerinin başında yer aldığını belirtti.
ÜYETÜRK ölüm nedeni olarak 1.ci sırada yer alan Kardiyovasküler hastalıklarda uygulanan tedavilerde, gelinen noktanın çok iyi olduğunu ve önümüzdeki yıllarda Kanser Hastalıklarına dayalı ölümlerin belki de 1.ci sırada yer alacağını ifade ederken farkındalığın önemine dikkat çekti. Kanser Hastalığın da en önemli faktör genetik faktörler olarak bilinmektedir ama genetik faktörlerin etkenlik oranı yüzde %10 -15 oranındayken çevresel faktörler % 85 oranındadır. Çevresel faktör dediğimizde ise aklımıza en başta sigara gelmelidir ki belki de savaşmamız gerekenler kanserle birlikte sigaradır. Çünkü birçok kanserin oluşumunda sigara çok önemli bir rol oynamaktadır. En sık görülen kanser türleri arasında ilk sırada akciğer kanseri yer almakta ve akciğer kanserinin %90 oranında sorumlu faktörü sigaradır. İkinci büyük düşmanımız, yanlış beslenmeye bağlı olarak, vücuttaki kilo ağırlığımızın olması gerekenden fazla olması ve bu durumun karşımıza Obezite olarak çıkmasıdır. Obezite meme kanseri, rahim kanseri, böbrek kanseri, kolon kanseri ve mide kanseri gibi birçok hastalığa davet çıkaran önemli bir faktördür. Bir diğer önemli sorun hareketsiz yaşam. Teknolojinin hayatımızı kolaylaştırdı ama sağlığımız için geri dönüşü iyi olmadı. Gün içerisinde hareket etme gücümüzü neredeyse hiç kullanmıyor, kısa mesafelere bile araç ile ulaşım sağlıyoruz, asansör kullanıyoruz. Bu da obezite ve vücut direncimizde düşme olarak geri dönmekte. Sağlık Bakanlığının yürütmüş olduğu farkındalık çalışmalarında Sigarayı Bırakma, Obeziteyi Önleme, Hareketli Yaşam ve Kanserin erken tanı ve tedavisi konularına önem verilmektedir. Bunun büyük oranda başarı sağlandığını düşünmekteyim. Tüm bunlara rağmen Kanser yine de büyük ve kuvvetli bir düşman olarak karşımıza çıkmaktadır. Örneğin Meme ve serviks kanseri kadınlarda en fazla görülen bir kanser türüdür ve 80 yaşına kadar yaşayan her 8 kadından birinin meme kanseri olma ihtimali vardır.
Kanserlerden meme, serviks (rahim ağzı), kolon, maligne melanom (deri kanseri) ve prostat kanseri gibi kanser türlerine erken tanı koyabilme şansımız bulunmaktadır.
Peki, meme kanserinde erken tanı için ne yapabiliriz?
Yine Sağlık bakanlığının güzel uygulamalarından bir tanesi KETEM . KETEM’e hiçbir şikayetiniz yokken 40 yaşından sonra başvurup mografiyle taramanızı yaptırabilirsiniz. Eğer tarama yapılan bölgede erken kanser oluşumu görülüyorsa sadece cerrahi müdahale ile kurtulabilirsiniz. Radyoterapi, kemoterapi gibi yoğun ve insanları çok üzen süreçlere ihtiyaç kalmayabilir. Dedi.
Kanser, fizyolojik, psikolojik ve sosyolojik açıdan zor bir hastalıktır. Dolayısıyla kanserle mücadelede, en büyük düşmanımız olan sigara ile başlatılacak savaş, sağlıklı beslenme ve hareketli bir yaşam ile hayat kalitemizi yükseltmek, mümkünse erken tanı yöntemleri kullanarak Kansere karşı mücadele etmek uygun ve güvenlidir.